Miyom Tedavisi İzmir
Miyomlar, rahimde en çok görülen rahatsızlıklardan biridir. İyi huylu tümör olarak tanımlayabileceğimiz miyomlar, aslında düz kas çoğalması sonucunda meydana gelen dokulardır. Oluşumunda birçok faktörün rol oynar. Kadınlarda, özellikle östrojen hormonunun etkisiyle, miyom oluşumu görülebilir. Bununla birlikte genetik ve yapısal faktörlerin de miyom oluşumuna neden olduğu bilinmektedir. Tümör olarak adlandırıldığı için teşhis anında kadınları korkutan miyomlar, genelde iyi huyludur ve hayat kalitesini olumsuz etkileyen yan etkiler göstermezler. Yine de miyomların büyümesini kontrol altında tutmak ve yeni miyom oluşumunu engellemek amacıyla takip edilmeleri gerekir. Yazımızda; miyomların nedenleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri ile ilgili genel bilgilere yer vereceğiz. Miyomların tanı ve tedavisi için ise İzmir’daki kliniğimizi arayabilir ve Prof. Dr. Nuray Bozkurt’tan randevu alabilirsiniz.
Rahimde Miyom Nedir?
Yazımızın başında da bahsettiğimiz gibi miyomlar, rahimde görülen zararsız, genellikle küçük, anormal düz kas çoğalmalarıdır. Yani iyi huylu, küçük tümörlerdir. Jinekolojik muayenede en sık karşılaştığımız bulgulardan biri de miyomlardır. Üreme çağındaki kadınların %20’sinde miyom görülür. Miyomlar, çoğu zaman günlük hayatı olumsuz etkileyen belirtiler vermezler. Fakat boyutları büyük olduğunda adet döngüsünde düzensizlik ve kasık bölgesinde hafif şiddetli ağrılara neden olabilirler. Subseröz miyom olarak bilinen, rahim boşluğuna baskı yapan miyomlar ise nadir durumlarda kısırlık, düşük ve erken doğum gibi sorunlara yol açabilirler.
Miyom Çeşitleri Nelerdir?
Miyomlar, rahimde farklı büyüklükte ve bazı durumlarda birden fazla olabilirler. Bu miyomları, rahimdeki yerleşim bölgelerine göre farklı başlıklar altında inceleyebiliriz:
Intramural Miyom
Rahime gömülü miyom olarak da bilinen miyom türüdür. Aynı zamanda miyom türleri arasında en sık karşılaştığımız miyomdur. Genellikle sessizce büyüyen, pek belirti vermeyen miyomlardır. Ancak büyüyerek, rahim duvarına baskı yapmaya başladıklarında bazı şikâyetlere neden olabilirler. Kanama ve adet döngüsünde düzensizlik bu şikâyetlerin başında gelir. Intramural miyomlar fazla büyürse, çevre organlara baskı yapabilir ve kabızlık gibi sorunlara da yol açabilir.
Submuköz Miyom
Submuköz miyomlar ise rahim iç duvarına yerleşen miyom türleridir. Diğer miyom türlerine göre daha fazla kanama yaparlar. Bunun nedeni büyüdükçe rahim duvarını yani “endometriyum”u genişletmeleridir. Submuköz miyomlar, büyüdükçe gebe kalmayı da zorlaştırabilirler. Rahim duvarının sağlıklı olması ve gebeliğin devamlılığını sağlaması için tüp bebek uygulamasından önce mutlaka submuköz miyomların alınması gerekir.
Subseröz Miyom
Subseröz miyomlar ise submuköz miyomların aksine, rahmin dışına doğru büyürler. Rahmin dış bölgesini çeviren zar tabakasının altına yerleşen miyom türleridir. Bu miyom türü çoğu zaman kanama yapmaz. Ya da farklı semptomlar vermez. Sadece çok büyük boyutlara ulaştığı zaman kasık ağrısı ve idrarla ilgili sorunlara neden olabilir.
Subseröz miyom aşırı büyümesi sonucu “parazitik miyom” ve submuköz miyomların aşırı büyümesi sonucu “vajinaya doğmuş miyom” türleri de görülebilir. Ancak bunlar oldukça nadir görülen miyom türleridir.
Miyom Kimlerde Görülür?
Rahimdeki miyomlar, üreme çağından itibaren her kadında görülebilir. Hiç doğum yapmamış kadınlarda ise daha fazla görülmektedir. Bununla birlikte kilo artışının da miyom oluşumunu tetiklediği ve var olan miyomların büyümesine neden olduğu bilinmektedir. Genellikle östrojen hormonu ile ilişkilendirilen yapılar olduğu için gebelik döneminde miyomların büyüdüğü ve ağrılara neden olduğu durumlar da olabilir.
Miyomlar;
- Üreme çağına gelmiş her kadında görülebilir.
- Doğum yapmamış kadınlarda görülme sıklığı daha fazladır.
- Kilo artışı miyom oluşumunu tetiklediği için obez kadınlarda daha fazla gözlenir.
- Erken gebelik kaybı ve tekrarlayan düşük sorunu yaşayan kişilerde miyomlar daha sık görülmektedir.
Miyomlar Nasıl Belli Olur?
Miyomlar genelde belirti vermezler. Birçok kadında jinekolojik muayene sırasında, uzman hekim tarafından, tesadüfen fark edilir. Rahmin kasılma yeteneğini etkilediği için birçok miyom türü uzun ve şiddetli adet kanamalarıyla kendini gösterir.
Eğer miyomların boyutları büyükse hastanın şikâyetleri de daha belirgin olabilir. Büyük miyomlar;
- Karında şişlik
- Ağrı
- Hazımsızlık
- Kabızlık
- Sık idrara çıkma gibi problemlere neden olabilir.
Subseröz miyomlar ise rahimdeki kavite içindeki saplı miyomlardır. Bu miyomların belirtisi, diğer miyom türlerinden biraz daha farklıdır. Subseröz miyomlar, cinsel ilişki sonrasında kanama, enfeksiyona bağlı kötü koku ve akıntı gibi şikâyetlere neden olabilirler.
Miyom Tanısı Nasıl Konur?
Miyomlar, uzman kadın doğum uzmanları tarafından kolayca tespit edilebilir. Miyomların tanısında jinekolojik muayene ve ultrason bulguları yeterli olmaktadır. Aynı zamanda MR ve tomografi sonuçları değerlendirilirken de miyom bulgularına rastlanabilir.
Miyom Tedavisi Nasıl Olur?
Miyomlar iyi huylu tümör parçaları olup %0.1 – 0.5 ihtimalle kötü huylu tümöre dönüşürler. Bu nedenle miyom tedavisinde gözlem yeterli olmaktadır. Büyük boyutlu ya da gözlem sürecinde giderek büyüyerek hastaya rahatsızlık verdiği gözlenen miyomlar ise medikal ya da cerrahi yöntemlerle tedavi edilmektedir. Günümüzde, cerrahi operasyonların gelişerek daha kolay hâle gelmesi miyomların tedavi sürecini de kolaylaştırmaktadır.
Miyom tedavisinde 3 farklı yöntem kullanılabilir:
- Gözlem ile tedavi: Miyomun düzenli olarak gözlenmesi, boyutunun ölçülmesi ve büyüme eğilimine göre tedavi planının yapılmasıdır. Miyom tedavisinde en sık kullandığımız yöntemdir. Özellikle küçük miyomların neredeyse tamamında gözlem yeterli olmaktadır.
- Ameliyatsız miyom tedavisi: İlaç vb. yöntemlerle miyomların küçültülmesini, eğer hastada miyom oluşumuna neden olacak hormonal değişiklikler varsa bunların baskılanmasını sağlar.
- Miyom ameliyatı: Miyomların aşırı büyüdüğünde gebelik ve adet düzenleri ile ilgili sorunlara neden olabilirler. Eğer hasta ilaç kullanmasına rağmen miyomlar büyümeye devam ediyorsa, cerrahi tedavi de söz konusu olabilir. Miyom ameliyatlarında, genellikle “histeroskopi” dediğimiz yöntem kullanılır. Histeroskopi; hastanın iyileşme sürecini kısaltarak miyom ameliyatı sürecini oldukça pratik hâle getirmektedir.
Histeroskopi ile miyom tedavisinde hem tanı hem de tedaviyi aynı anda yapmak mümkündür. İnce bir kesiden, yüksek çözünürlüklü histeroskop cihazı ile yapılan detaylı görüntüleme sırasında, başka bir küçük kesiden de tedavi yapılabilir. Oldukça kolay ve acısız bir işlemdir. Benzer şekilde kapalı ameliyat tekniği olan laparoskopi ile de miyomların tedavisi mümkündür. Bu gelişen miyom tedavi yöntemleri nedeniyle miyomların tedavisinde açık cerrahi işleme olan ihtiyaç neredeyse yok denecek kadar azalmıştır.
Miyom Ameliyatı Ne Zaman Yapılır?
- Miyom adet kanamalarının düzenini ve miktarını etkiliyorsa
- Adet kanamalarının düzensizliğine bağlı olarak kansızlık vb. istenmeyen yan etkiler ortaya çıkıyorsa
- Miyomun neden olduğu kasık ağrıları, ağrı kesicilere rağmen geçmiyorsa
- Miyomlar normalden hızlı büyüyorsa
- Miyomun varlığı gebeliğe engel oluyorsa miyom ameliyatı tercih edilebilir.
Miyom tedavisi planlanırken;
- Semptomların şiddeti
- Semptomların türü
- Miyomun büyüklüğü, büyüme hızı
- Miyomların yerleşim yeri
- Kadının yaşı ve çocuk isteyip istemediği değerlendirilir. Bunun sonucunda cerrahi ya da cerrahi olmayan yöntemlerle miyom tedavisi yapılabilir.
Miyomlar, çoğu zaman iyi huylu tümör yapıları olduğu için tedavisi de oldukça kolaydır. Ancak aşırı büyüdükleri zaman cerrahi de tedavi sürecine dahil olabilir. Miyomların büyüme hızını ve büyüklüğünü takip edebilmek için doktorunuza güvenmeniz ve bu noktada düzenli kontrollerinizi yaptırmanız önemlidir. Düzenli yapılan kontroller sonucu birçok miyom kontrol altına alınabilmektedir. Hatta bazı hastalarda, yaşam biçimindeki değişiklikler vb. önlemlerle miyomların küçülmesi bile mümkündür. İzmir miyom tedavisi için Prof. Dr. Nuray Bozkurt ile iletişime geçebilir; kliniğimizden randevu alabilirsiniz.